Sabık ne demek Osmanlıca?
(ﺍﺳﺒﻖ) sıf. (Ar. sebḳ esbaḳ “önce geçmek, arkada bırakmak” kelimesinden) Öncekinden önce, daha eski, öncekinden önceki bir makamda bulunan [Öncekine sâbık denir]: “Esbak Rumeli defteri.” Gerçeği düşünürsek Kays’a rehber biziz / Velî tarîk ise bizden (Rûhî-i Bağdadî) daha kötüdür.
Seyyid Osmanlıca ne demek?
Seyyid, “şerefli, asil, şerefli, kutsal, mübarek” anlamında bir terim olarak ve şerîf’in çoğulu olan şürefâ ile “Muhammed’in saf neslinden olan ve onları yücelten kişi” anlamına gelen bir terim olarak kullanılır. Hz. Peygamber’in. Ali ve Fatıma’nın torunları ve onların soyundan gelenler için bir unvan olarak kullanılmıştır.
Şüd ne demek Osmanlıca?
(ﺷﺪ) i. (Farsça şud, “olmak, gitmek” kökünden gelir.) “Gitmemek, gitmek” anlamında olup, “gelmek, gitmek” anlamına gelen Âmed(ü)şüd’ün telaffuzunda kullanılmıştır: Eli, her zaman gözünün önündeki asaya âmed ü sesiyle vururdu (Ahmet Râsim).
Sübhan ne demek Osmanlıca?
Subhan/سبحان kelimesi Arapça S-B-H (س ب ح) kökünden türemiştir. Kök anlamı; Yüzmek (batmadan ilerlemek), yuvarlanmak, hızlı hareket etmek, hızlı olmak demektir.
Osmanlıda sabık ne demek?
Eski: “Eski vali.” “Eski kaymakam.” Eski antikacı Nesimaçi de bunlardan biri (Burhan Felek).
Sabık olan ne demek?
Arapça kökenli olan “سابِق” (sābiq) kelimesinden türemiştir. Anlamı: “Tekrar suç işleyen” kelimesi, geçmişte özellikle olumsuz ilgi çeken veya suç işleyen bir olay veya davranışta bulunan kişiyi ifade eder.
Seyyid kızı ne demek?
Bu isim genellikle İslam peygamberi Muhammed’in kızı Fatıma’nın ve onun torunları Hasan, Hüseyin, Zeynep, Rukiyye, Ali, Ümame ve Ümmü Gülsüm’ün soyundan geldiğine inanılan Seyyid (Arapça: سيد) için kullanılır. Seyyide sıfatı kadınlar için kullanılır.
Türkiye’deki seyyidler kimlerdir?
Yaygın bir rivayete göre Seyyid Bilal’in Şeyh Hasan ve Seyyid Ahmed adında iki kardeşi ve Seyyid Ali, Seyyid Nasır, Seyyid Mirza, Seyyid Hacı Murad, Seyyid Hacı Haşim, Seyyid Kiça ve Seyyid İsmail adında yedi çocuğu vardı. Becirman Seyyidlerinin bu isimlere atfedilen yedi kolu vardır.
Seyyid ne demek Alevi?
Seyyid, bir topluluğun liderlerine verilen isimdir. Ehl-i Beyt soyundan gelen ocakzadeler, elçilerin çocukları oldukları için “Seyyid” olarak adlandırılırlar. Anadolu’da kurulan Alevi Dede tekkelerinin çoğu bu Seyyidlerin isimlerini taşır.
Şükuh ne demek Osmanlıca?
şukûh) Büyüklük, azamet, ululuk: Bu çemen otu gül-sitân-ı / dağ ü şâhı şukûh u şevket (Nâbî) halidir.
Bisud ne demek?
(ﺑﻰﺳﻮﺩ) sıf. (Farsça olumsuz bі- ve sūd “yararlılık” ekiyle bі-sūd) Faydasız, kesin sonuç vermeyen, boş: Her şey birbirine karışmış, ben ne dersem bîsûd (Tevfik Fikret).
Sabuh ne demek Osmanlıca?
Adı. [Sabahleyin uyku halini bozmak için içilen içecek.]
Vusûl ne demek Osmanlıca?
[l ince] (ﻭﺻﻮﻝ) i. (Ar. vuṣūl) ulaşma, erişme, varma, geçme: Allah’a ulaştıktan sonra artık geri dönüş yoktur. (İsmâil Hakkı Bursevî).
Levlâ ne demek TDK?
Levla, Farsçada “var olması gereken her şey” anlamına geliyor. Bu sefer grup, eksiksiz bir konsept albüm hazırladı ve baştan sona bir hikaye anlatıyor.
Munezzeh ne demek?
Münezzeh, günah işlemekten uzak olan, Yüce ve Yüce olan anlamına gelir. Bu kelime İslami kaynaklarda ve risalelerde Allah’ın adını yüceltmek ve övmek için kullanılır.
Sabika Arapça ne demek?
Sabıka Kaydı – Nişanyan Sözlük. Arapça sbḳ sābiḳa(t) سابقة kökünden “1. “Önceki, geçmiş (şey veya kadın), 2. Öncelik” kelimesinden alıntıdır.
Eski dilde şaka yapmak ne demek?
Eski edebiyatımızda “latife-perdâz”, “latife-gû”, “şaka yapmak”, “latife ber Taraf”, “mülâtafa” vb. sözcükler bu sözcükle ilişkilendirilmiştir. Sözcükler de kullanılmıştır. Bunların modern karşılıkları şunlardır: “şaka anlatmayı seven”, “şakacı”, “şaka yapan”, “şaka bir kenara” ve “şaka yapan”.
Eski Türkçede sabır ne demek?
Eski Türk Edebiyatı Araştırmaları Dergisi’nin Çağatay Türkçesi Sözlüğü’nde [ESTAD] çıdamak fiili “sabırlı olmak, katlanmak” (Ünlü, 2013: 242), çıdam sözcüğü ise “dayanma, tahammül, turak” (Ünlü, 2013: 243) anlamlarına gelmektedir.
Bister ne demek Osmanlıca?
(ﺑﺴﺘﺮ) i. (Farsça Bister) Yatak, şilte: Bister-i Gül sana lâyıktır, cânâ tekye-gâh / Seng-i harâdan, bâlîn ve Bister bana yeter (Kanuni Sultan Süleyman’dan).